MHP’nin yaptığımız yayına ve bana tepkisi üzerine!

0

Geçtiğimiz hafta yaptığımız ErMeydanı programı sırasında yaptığım konuşma üzerine MHP Ermenek İlçe Başkanı Servet Turgut benim adımı vererek bir açıklama yapmış ve tepkisini dile getirmiş.

Tepki göstermek elbette hakkıdır ama tepkisindeki gerekçelerin haklı olmaması üzerine bir açıklama yapmak benim de hakkımdır.

Biz beş gazeteci olarak katılımın çok olması için elimizden geleni yaptık.

Yayını yapmak üzere duyurduğumuz ilk tarih olan 16 Mart Cumartesi gecesi MHP adayı Soydan Evci kardeşimiz ‘parti kongreleri olduğu’, CHP adayı Mustafa Bozcu kardeşimiz de ‘program yoğunluğu’ gerekçesi ile yayına katılamayacağını bildirdiler. Ben Soydan kardeşimizi arayarak ‘kongrelerinin pazar günü olduğunu, gerekirse kendisinin konuşmasını öne alıp erken ayrılmasını sağlayabileceğimizi ve Ankara’ya kongreye yetişebileceğini’ söylememe rağmen ‘olmaz’ dedi. Bunun üzerine biz de yüksek bir katılımla hem Ermenek’in her zaman hoşgörülü ve çağdaş yanını, son yıllardaki kutuplaşan ülkemize göstererek ülkeye örnek olmak, hem de gazetecilik görevimizi daha tarafsız yapabilmek için yayını bir hafta erteledik. Yayın gününden bir gün önce daha önce oluşturduğumuz WhatsApp gurubuna her iki aday da bir gerekçe yazmadılar ama Hayati Etçi kardeşimize Soydan kardeşimiz ‘parti politikaları’ gerekçesi ile katılmayacağını söylemiş. Mustafa Bozcu ise aramaya dönüş bile yapmamış.

Şimdi:

1- MHP’li arkadaşların önceki kongre gerekçesi gerçekçi olmadığı gibi ikinci ‘Parti politikası’ gerekçesi de gerçekçi değil. Zira Soydan kardeşimiz kongreye de yetişebilirdi ve bütün sosyal medya ve televizyonlar MHP adaylarının açıklamaları ile dolu. Yasağın sadece Ermenek için konduğunu da zannetmiyorum.

2- MHP İlçe Başkanı Servet Turgut kardeşimiz bana yönelik yaptığı açıklamada ‘’zaten yaklaşık bir aydır sosyal medya üzerinden projelerimizi halka açıklıyoruz’ diyerek kendisi ile çelişiyor. Biz de zaten ‘’halkın soru ve isteklerini üzerine projelerinizi gelin açıklayın’’ diye bir çağrı yaptık ve onlara yeni ve daha zengin bir ortam sunduk. Katılmamaları üzerine yayın sırasında ‘’neden katılmamış olabilirler’’ diye saygı sınırları içerisinde ben kendi sübjektif düşüncelerimi açıkladım ki, bu yayın için o kadar emek harcamış 5 gazeteciden birisi olarak bu sorgulayıp bir gerekçe aramak da benim hakkım.

3- Servet kardeşimizin açıklamadaki ‘herkes bizi de tanır onu da tanır’ kısmına gelince: tanınma gibi bir derdim olaydı İstanbul’da kalmaya devam eder ve oradaki 50 yıldır oluşturduğum çevremi terk etmezdim. Doğup büyüdüğüm ve beni ben yapan Ermenek’e bir şeyler yapabilmek için, bir anlamda borcumu ödeyebilmek için çabalarken, hiç istemesem de zaman zaman öne çıkma zorunluluğu benden değil, bir şey yapmadan ‘yaparmış’ gözüken arkadaşlar nedeniyledir. Herkes benim kadar çabalasa, ben çoğunluğun içinde kaybolur giderim. Biraz kendime zaman ayırabilmek için tek dileğim de bu zaten.

Seçim dönemlerinde (hele son yıllarda ayrıştırılan ve kutuplaştırılan ülkemizde) bu tür polemik ve tartışmalar belki biraz olağandır.

Ama her ne olursa olsun, Ermenek tarihi boyunca koca bir imparatorluğa bile (kendi içinde kenetlenerek) özgürlüğünü teslim etmeden ayakta kaldı. Bu tür polemik ve tartışmaları çok abartmadan seçim öncesinde bırakarak, MHP’li arkadaşların ‘ayırmadan-ayrışmadan’ gibi (bence güzel bir seçim sloganı) söylemlerine biraz daha dikkat ederek, seçimin ardından Ermenek içinde ya da gurbetteki hemşerilerimizle hep birlikte omuz omuza Ermenek’i daha iyiye ve güzele taşıyacağımıza olan inancımı koruyarak, seçimlerin Ermenek için hayırlı olmasını dilerim.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz