Dünyanın gündemine düştü bir bomba: “İran Devrim Muhafızları Kudüs Komutanı Kasım Süleymani ve Haşdi Şabi’nin başkan yardımcısı Ebu Mehdi el Mühendis Donald Trump’ın talimatı ile öldürüldü.”
Saldırının hemen ardından İran’dan bir bir intikam açıklamaları geldi…
İran dini lideri Hamaney “Suçluları acı bir intikam bekliyor.”
Dış işleri bakanı Cevad Zarif “ABD’nin DAEŞ, El Nusra, El Kaide ve diğerleriyle savaşan en etkili güç olan General Süleymani’ yi hedef alan ve suikastla öldüren uluslararası terörizm eylemi, son derece tehlikeli ve aptalca bir gerginliktir.”
Cumhurbaşkanı Ruhani ise saldırıyı zalimce ve korkakça ifadeleriyle tanımladı.
Ve İran’da 3 günlük yas ilan edildi.
Ortadoğu konusunda uzman yorumlamalara sahip değilim fakat dikkat çekmek istediğim birkaç husus var.
*
ABD-İran savaşı başlıyor, yesinler birbirlerini veyahut yaşasın anti-emperyalist düzen diye düşünenlere sesleniyorum özellikle.
Türkiye’nin etrafı adeta ateş çemberi, sıçraması an meselesi.
Kasım Süleymani, Suriye’de Esad saflarında ABD’ ye karşı bir politika ile hareket etmekteydi.
Ayağımıza bir bağ mantığı ile hareket eden ABD, Süleymani’nin suikast emrini verirken, Suriye’de SÖZDE general Mazlum Kobani’ye “Artık kutlama hazırlıklarına başlayabilirsin.” Diye bir telefon açmış olabilir mi?
Olabilir.
Bundan sonraki süreçte Suriye’de YPG/PYD ve Irak’ta IKBY’ nin atacağı her adıma dikkat etmeliyiz.
Çünkü 40 bin kilometrelik alanda yaklaşık 60 bin YPG’li terörist unsur, illa ki bu savaşın bir kısmında kullanılacaktır, ayrıca unutmamak gerekir ki son zamanlarda Barzani ile PKK çay kahve içer olmuş.
Daha önceki bir yazımda da dile getirmiştim “Ya Suriye’nin kuzeyinde kurulmak istenen özerk federe bölge IKBY ile birleşirse ne olur?” diye.
Peşmerge kardeşliği diyelim o zaman biz bu işe!
Eyvahlar olsun!
*
Peki İran’ın ABD’ye karşı misillemesi ne olur?
Hibrit savaşların nüksettiği küresel düzende muhtemelen cevap verilecek saha yine Suriye toprakları olacaktır.
İran; ABD’ nin Suriye’deki prenslerine karşı bir saldırı mı düzenleyecek yoksa sineye çekip sessizliğe mi gömülecek?
Ya da biraz daha aşağılara inip emir prenslikleri üzerinden petrol-doğalgaz enerji hattına bir gözdağı mı verecek?
Zamanla göreceğiz.
*
Son zamanlarda ABD’nin, Suriye’nin kuzeyinde Kürt birliği için daha baskıcı ve ciddi bir politika uyguladığı konuşuluyordu.
Hatta Suriye Kürdistani Parti Genel Sekreteri Süleyman Oso “Bize, Mazlum Abdi’den talebiniz neyse yerine getirilecek dediler” diye açıklama yapmıştı Barzani’nin gazetesi Rudaw’a.
Ve aynı süreçte SÖZDE general Mazlum Kobani “Şam ile olumlu gelişmeler yaşayacaksınız.” Demişti.
Şimdi yapbozun bütün parçalarını birleştirirsek eğer; Suriye’de ABD destekli YPG özerk federe bölgesine hamile ya, doğum sancısı mı başladı yoksa?
2020’ye çok hızlı girdik. Bu saldırının ucu nereye değecek çok ama çok dikkat etmek gerek.
Ve Türkiye…
Engin Alan Paşa’nın attığı tweet ile yazımı sonlandırıyorum.
“Türkiye; Avrasya satranç tahtasında, jeopolitik eksen ve önemli bir oyuncudur.(Z.Brezinski) Buna göre strateji oluşturulmalı ve uygulanmalıdır. Aksi takdirde; herkesin şah ve vezir olmaya soyunduğu bu coğrafyada olsa olsa piyon olur.”
Strateji oluşturmak mı dediniz? Eyvah…
İçimizdeki mandacı küresel zihniyetler çizerse bu stratejiyi, işte o zaman eyvah ki ne eyvah…
