''Neydi O Gelecek Bayramlar'' Romanı;

Yaşantımıza şahit olma çabası olarak Zafer Köse dostumun ‘’Neydi O Gelecek
Bayramlar‘’ Romanı;

Hayallerimiz, umutlarımız, olmak istediklerimiz, olamadıklarımız, geçmişimiz,
geleceğimiz , olmak istediğimizle olduğumuz arasındaki fark kısacası kendimizi
gerçekleştirme çabamız..

Görülme istediğimiz ,duyulma isteğimiz , hayatımıza şahit olunsun isteği ve bizim
görme , duyma ve şahit olma isteklerimiz ve bu mihvalde sosyal medyayı yaşantımızda
reelleştirme çabası..

Yaşantımıza bir şahit ararken , kendi yaşantımıza ne kadar şahidiz acaba? Hiç
düşündük mü yaşamımızda koştururken geçmişe şöyle bir gidip yetiştiğimiz bölgeyi yetişkin
gözüyle tekrar görmeyi? Ya da yaşamda tutunmaya çalışırken duygularımızı , hayallerimizi
öldürmemeyi ne kadar başarabildik? Veya kimsenin tenezzül etmediği insanlarla dostluk
kurmayı ne kadar becerdik ve içinin güzelliğini gördük?

Zafer Köse dostumun romanını okuduğumda yukarıda anlattığım değerleri tekrar
yaşadım. Romanın ana karakteri Zeynep bir yandan gelecek için emin adımlarla koşarken bir
yandan da geçmişi ve yetiştiği yeri unutmayarak kendi oluşturduğu değerleri büyüdüğü yerle
paylaşma arzusu içindedir. Zaten gününümüzde gördüğüm kadarıyla kırsal bölge ya da
büyükşehire göre daha küçük yerlerde yaşayan çocuklar hayatta yol alırken , onu o yapan
değerleri unutmamak için çabalarlar. Benim de aslında büyüdüğüm yetiştidiğim bölge bir
büyükşehirken , çocukluğumun geçtiği bölgeye defalarca gittim ve gitmeye de devam
edeceğim. Ha bir de Zeynep’in ideal dünyasını süsleyen bir sosyal medyadan takip ettiği Deli
Metin karakterinden bahsedelim. Paylaşım odaklı, hayata değer katmaya ve üretmeye
çabalayan bir Şirinler Köyü projesi var. Aslında günümüzde sadece çizgi filmlerde olan ütopik
kalan bir proje olsa da bunu anlatan , paylaşan insanların dostluğunu bir düşünün.
Sıradanlığın sıradışılığı adını verdiğim bu olgu toplum içerisinde öteki kalsa da ki bence delilik
buradan geliyor ama yaşamda kendi kimliği ve benliğiyle var olmak isteyen insanlar için
müthiş keyif ve ilham kaynağı. Bunun yanında bir de Laz teyze var. Bu karakter de aslında
hayatımızın hep içinde ama biz onunla bir şeyler paylaştıkça var olduğunu hisseden insanları
temsil ediyor. İşte yaşam böyle bir şey doğadan aldığın enerjiyi doğaya ver ki yaşam döngün
daim kılınsın ve senin de enerjin artsın. Paylaştığın şey hiç ummadığın bir yerden , hiç
ummadığın bir şekilde Fusün karakteri gibi küçük ama çok sağlam bir dal olarak çıkabilir.
Ve iyi bir çocuk olursan sen de bir gün şirinleri görebilirsin.
Geçmişimizi unutmadan , yeni tanıştığımız ve yaşantımıza değer katan
dostluklarımıza..
Yaşamımıza kattığın değerler için teşekkürler ZAFER KÖSE..

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Son Eklenenler

author

Emma Hayes

There I was in a hot yoga studio with plenty of bright natural light and bending myself into pretzel like positions for the very first time.

instagram