19 Mayıs günü, 20 Haziran 1938 tarihinde “Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkındaki 2739 Sayılı Kanuna Ek Kanun” olarak, “Gençlik ve Spor Bayramı” olarak kabul edildi.
1981 yılına gelindiğinde ise çıkarılan 2429 sayılı kanun ile bayramın ismi 19 Mayıs “Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı” adını aldı.
Yine 1 Ekim 1981 günü yayımlanan resmi gazetede de başkentte ve diğer yerlerde bayramın nasıl kutlanacağına dair program yayımlandı ve kutlamaların Gençlik ve Spor Bakanlığınca organize edileceği açıklandı.
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nın, resmi bir bayram olarak kabul edilme süreci diğer bayramların kabul edilme süreçlerinden daha farklı oldu. Bu günün ulusal düzeyde kutlanan bir bayram olarak kabul edilmesinde, başta doğrudan milletin kendisi olmak üzere birçok farklı unsur rol oynadı.
Samsun’da “Gazi Günü” kutlamaları
Bunlardan ilki ve belki de en önemlisi, 19 Mayıs gününün, Atatürk’ün Samsun’a çıkıp, Milli Mücadeleyi buradan başlatmasının onuruna, bugünün unutulmaması için Samsun halkı tarafından “Gazi Günü” olarak 1926 yılından itibaren mahalli bir gün olarak kutlanmış olmasıdır. Samsunlular her yıl belirli bir program çerçevesinde bu günü kutladı ve uzun yıllar bu günün resmi bir bayram olarak kabul edilmesi için çalıştı.
Nitekim tüm Türkiye’de ilk kez 1935 yılında kutlanan 19 Mayıs kutlamaları ile ilgili olarak basında haberler verilirken, Samsun’daki kutlama haberlerine, başkent Ankara’dan daha fazla yer ayrıldı. Kısacası 19 Mayıs’ın bayram ilan edilmesinde Samsun’un öncü bir rolü oldu.
Güneş Kulübü’nün teklifi
Bu konuda ki bir başka etken ise Atatürk’ün Samsun’a ayak bastığı 19 Mayıs gününün Atatürk günü olarak kabul edilmesi amacıyla Güneş Kulübü’nün* yaptığı teklif oldu.
Bu teklif, Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı merkezince karar altına alındı. 1935 yılındaki kutlamalar tüm Türkiye’de gerçekleştirildi.
Sporla bağdaştırılması
Bunun dışında Türk Spor Kurumu’nun bu konudaki önerisinin de 19 Mayıs’ın ulusal düzeye taşınma sürecine büyük bir katkı sağladığı söylenebilir. CHP’ye bağlı olarak çalışan bu kurum, 1936 yılı Nisan ayı içinde yaptığı genel kongresinde, 19 Mayıs tarihinin “Spor ve Gençlik Bayramı” olarak kabul edilmesinin Cumhuriyet Halk Partisi’ne teklif edilmesini kararlaştırdı. Bu karar parti yönetimi tarafından onaylandı. Türkiye’de sporunun devlet yönetiminden çıkıp parti yönetimine girdiği bu yıllarda, CHP bayramın kutlanması konusunda oldukça aktif hatta belirleyici bir rol oynadı.
Bu arada Cumhuriyet’in ilk yıllarından beri Mayıs ayının üçüncü Cuma günü kutlanmakta olan Jimnastik şenliklerinin de aynı güne alınması kararlaştırıldı. Böylece 19 Mayıs sporla bütünleştirilmiş oldu.
Neden Atatürk’ü anma günü?
Tüm bunların dışında, 19 Mayıs Atatürk için de önemli bir tarih olmuştur. Birçok olayın yanı sıra, Milli Mücadele ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş süreci içinde kendisinin oynadığı rolü de anlattığı Nutuk adlı eserine başlangıç tarihi olarak 19 Mayıs tarihini verir.
Ayrıca bu tarihin kendisinin doğum günü olarak belirlenmesine de itiraz etmemiştir. 19 Mayıs’ın Atatürk’ün doğum günü olması ile ilgili olarak ilk öneriyi Lozan Konferansı’nda Türk delegeleri arasında yer almış olan milletvekili Reşit Saffet Atabinen yapmıştı.
Atabinen, 19 Mayıs 1932’de Atatürk’e “Doğum gününüz kutlu olsun” yollu bir telgraf çekmişti. Aynı yıl, Aydın Halkevi de Atatürk’ün doğum gününü Gazi Günü ilân etmek istediğinde Atatürk’ten hangi gün doğduğunun sorulması üzerine “bilmediğini” bununla birlikte Gazi Günü olarak Samsun’a çıktığı günün kabul edilmesini istemişti.
Bunların dışında 1937’de İngiltere Büyükelçiliği, Kral VIII. Edouard’ın Atatürk’ün doğum gününü kutlamak istediğinden bahisle onun hangi tarihte doğduğunu sorduğunda; Atatürk tarih olarak 19 Mayıs gününün iletilmesini istemişti.
Bayramın ismi ne olacak?
19 Mayıs, Atatürk’ün ölümünden yaklaşık beş ay önce resmi olarak kutlanması gereken bir bayram günü olarak kabul edildi.
Uzun bir süre bayramın ismi konusunda da bir çelişki yaşandı: “Atatürk Spor Günü” “Atatürk Spor Merasimi” “19 Mayıs Şenlikleri”, “Atatürk Günü”, “İdman Bayramı”, “Atatürk Spor Bayramı” “Jimnastik Bayramı”, “19 Mayıs Bayramı”, “İdman Şenlikleri”, “Jimnastik Şenlikleri” gibi farklı isimler altında anıldı.
Bu durum bayramın, devlet tarafından resmi bir bayram haline getirilmemesinden kaynaklıydı.
Ayrıca 1937 yılında CHP tarafından yayınlanan bir genelgede “…19 Mayıs Spor ve Gençlik Bayramı adını vereceğimiz bu bayram…” deniliyordu. Bu geneldeki mesajdan da anlaşılacağı üzere 19 Mayıs için o zamana kadar net bir isim belirlenemediği anlaşılıyor.
* Güneş Spor Kulübü, 1933 yılında Galatasaray içinde meydana gelen anlaşmazlıklar sonucu kulüpten ayrılan bir grup tarafından kuruldu. Anlaşmazlık Galatasaray Lisesi mezunlarından gazeteci Eşref Şefik'in Olimpiyat adlı spor dergisinde yazdığı yazılar dolayısıyla kulüpten ihraç edilmesiyle başlamıştı. Aralarında Ulvi Yenal, Yusuf Ziya Öniş gibi isimlerin de olduğu bir grup, kulüpten ayrıldı ve yeni bir spor kulübü kurdu. Kulüp için Sarı-Kırmızı adını almak istediler ancak bu talep İstanbul valiliği tarafından kabul edilmedi. Bunun üzerine bu renkleri temsilen Ateş-Güneş ismiyle kuruldu. Ancak Atatürk “Ateş” kelimesini isimden çıkarılmasını istedi ve kulübün adı Güneş Spor Kulübü oldu. Futbol takımı, 1937-38 sezonunda büyük başarı gösterdi ve hem Millî Küme'de hem de İstanbul Futbol Ligi'nde şampiyonluk kazandı. Takım, İstanbul Futbol Ligi'nde 1938-39 sezonuna da iyi başladı fakat daha sonra ani bir kararla ligden çekildi ve kendini feshetti.
* Bu yazı aşağıdaki çalışmalardan özetlendi:
“Milletin İradesiyle Oluşan Bir Bayram: Atatürk’ü Anma 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı ve Atatürk Döneminde Kutlanışı” Yrd. Doç. Dr. Hakan Uzun, Ahi Evran Üniversitesi.
* “Samsun’un ‘Gazi Günü’ ya da 19 Mayıs Bayramı”, Prof. Dr. Dursun Ali Akbulut, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi.