DAVDAS BEYLERİ

2
3491
DAVDAS BEYLERİ

DAVDAS BEYLERİ
1473 tarihinde Osmanlı Devleti ilk başkenti Ermenek olan Karamanoğulları Beyliğine, Ermenek’teki Mennan Kalesi ‘nde son verir. Karamanoğulları halkı ile yöneticilerini Taşeli’nden, Ermenek’ten Karamanoğulları diyarından bilgin, Ulema ve sanatkârları önce İstanbul’a sürgün gönderir. Bu sürgünler içinde de Larende de (Karaman) bulunan Mevlâna’nın torunu Ahmet Efendinin de bulunduğunu öğrenen Fatih Sultan Mehmet Ahmet Efendi’yi geri gönderir.
Sürgünler Türkiye’nin bir çok bölgesine gönderildiği gibi Doğu Karadeniz Kafkaslar Balkanlar Irak ve Suriye’de Rakka, Hama, Humus, Kıbrıs ve Daha bir çok yerlere sürgün gönderilir.[1]
Orta Toroslarda Taşeli Ermenek ve Çevresinin yönetimi için Osmanlı Devleti Davdas merkez olmak üzere beyler atar. Bu atanan beyler Alanya yoluyla gelerek Davdas’a yerleşir.
Davdas Köyü Orta Toroslar’da Taşeli’nin ortasındadır. Karamanoğulları döneminde Ermenek’e bağlıdır. Günümüzde ise Karaman ili Başyayla ilçesine bağlı bir köydür.
Doğusunda, Gerde (Bozyaka) köyü, batısında Büyükkarapınar Köyü, kuzeyinde Barçın yaylasından geçen Sarıveliler Konya Yolu, güneyinde Ermenek Sarıveliler Konya Yolu vardır.
Davdas’a yerleşen bu beylere “Davdas Beyleri” denir. Davdas Beyleri asker toplar, askere gönderir, vergi alır, vergi toplar, Osmanlı Devleti adına İdareyi yürütür. Sosyal düzeni sağlar, tüm yetkiler elindedir. Bu beyler Davdas’a gelirken yanlarında katip (mukayit), Seyis (at yetiştiren), Duvarcı, Kadı, din alimi, aşçı gibi nelere ihtiyaç duyuluyorsa hepsini yanlarında getirirler. Ayrıca kendilerini de korumaları için asker, mühimmat gibi ihtiyaç duyulan ne varsa getirmişlerdir. Geçmişte Durmuş Ali Katip, Gabış Koca olarak bilinen Abdullah Bey (Gabış Abdullah) Gargaralı (Güney Yurt) Hurşit Ağa’nın dedesinin hanımı, Durmuş Ali katibin kız kardeşidir.
Bugün Karaman İli’nin Başyayla İlçesine Bağlı Davdas Köyü’nün ismi 1960 yılında Üzümlü Köyü olarak değiştirilmiştir. Günümüzde Davdas nüfusuna kayıtlı olan Ahmet Alparslan, Mustafa Sönmez, Sadık Atasoy, Kamil Sönmez, Mehmet Turan, Mehmet Akyel ve Davdas’lı yaşlı dedeler sözlü ve yazılı kaynaklar gösterip, kaynaklar vererek, 1700’lü yıllardan bu yana sürüp gelen Davdas Beyleri ile ilgili bilgileri şöyle dillendirdiler.
Ahmet Alparslan araştırmacı yazar, bana yazıp verdiği kaynakya, şu bilgileri sunar. Davdas’a ilk gelen I. Ali Bey, 1754 yılına kadar bir başka yerde vali olan Mehmet Paşa’nın oğludur. I.Ali Bey Davdas’ta Osmanlı Devleti adına göreve başlar. 30 Temmuz 1973 e kadar görevde kalır. 1795 yılında ölür. I. Ali Bey’in ortanca oğlu Ahmet Paşa (Tülü Ahmet Paşa, Tümgeneral ,  1685-1750) Mısır Valiliği de yapmıştır. Dedemin çocuklarından Hacı Ali Ağa büyük dedemiz Sinan Bey, Abdullah Bey, Zeliha Hanım tekrar eski toprakları olan Karamanoğulları’nın ilk başkenti Ermenek Yöresine dönüp beylerin çiftliği olan “Davdas Yukarı Saray” Kışla (Yeniceköy) ve Mut (Gıravga) da yaşamaya başlamışlardır.

Ali Bey’in ortanca oğlu Ahmet Bey sancak beyi payesiyle vali olmuş ve 24 Ocak 1796 da görevinden ayrılmış, Mısır’a gidip 1810 ‘a doğru orarada ölmüştür. Ahmet Bey’in yerine kardeşi Yusuf Paşa gelmiş, 5 Ağustos 1832 ye kadar 3 padişah devrinde 36,5 yıl valilik yapmıştır. 1840 da ölmüştür. Yerine ikinci oğlu Ali Paşa vali olmuş ve 26 mayıs 1835 e kadar makamında kalmıştır. İstanbul’a gidip 1845 te ölmüştür. [2]

DAVDAS BEYLERİ ŞEMASI
Davdas Beyleri bugünkü Üzümlü (Davdas) köyünün 300m yukarısında “Beyler Sarayı” yaptırmışlar. O sarayda oturmuşlardır. Davdas Köyü’nün içinde de sarayları vardır. Günümüzde saray çakıl yığınakları halindedir, saray bakımsızlıktan yıkılmıştır. O devirde Yeniceköy’de kalıyorlardı. Çünkü Yeniceköy su yeşillik ve manzara, meyve bol, verimli bir yöredir.  Davdas 1800 lü yıllarına kadar hüküm sürdükleri yazılagelmiştir. Yukarıda isimleri yazılan ve yazılamayan bütün davdas beylerinin kökü I.Ali Bey ile Ali Bey’in Ortanca Oğlu Ahmet Paşa’ya dayanır.
Davdas’ta cumhuriyetten önce 3 tuğlu beylik merkezi olduğu büyüklerimiz tarafından anlatılırdı. Sadık Atasoy, Davdas Beyliği zamanında Davdasın kendi yerleşik Türkmenleri büyük aileler oluşturmuştur der. Mehmet Turan Bey de “hacı Ağalar Sülalesi de dedemin dedeleridir” der. Davdas köyünün bir bölümü de Hacı Ağalar sülalesine dayanır. Atasoylar Sülâlesi, Mehmet Turan Sülâlesi, Alparslanlar Sülâlesi, Mukaitler Sülâlesi, Süleyman Keyalar(Kiya) Sülâlesi, Karaosmanlar Sülâlesi, Hacı Metinler Sülalesi, Zulümler Sülalesi, Bekir Keyalar Sülalesi, Fakılar Sülâlesi, Çavuşlar Sülâlesi, Maviler Sülâlesi, İmamlar Sülâlesi, Sarılar, Mustafa Hocalar Sülâlesi, Şükrü Hocalar gibi büyük sülâleler yanında çok sayıda da göçler olmuştur. Davdas’ta beylik zamanında en önde gelen meşhur din alimi Şükrü Hoca diye bilinir. Yukarıda isimleri yazılı olan Davdas doğumlu Ahmet Alparslan, Sadık Atasoy, Mustafa Sönmez, Kamil Sönmez, Mehmet Turan, Mehmet Akyel açıklamalarına şöyle devam ettiler. “Davdas köyünde geniş yetkilerle görev yapan Davdas Bey’i “bu ünlü yiğit Karacaoğlan’ın mezarı, bizim beldemizde olmalıdır” diyerek adamlarına gizlice 40 sarı lira verir. Karacaoğlan’ın cenazesini gizlice Davdas’a getirilir. Din alimi meşhur Şükrü Hoca mezar kazıp cenazeyi başka yöreye nakletmek çok büyük günahtır. Götürüp ilk gömüldüğü yere defnediniz diye fetva vermiştir. Bu fetva üzerine büyük halk şairi Karacoğlan’ın naaşı ilk gömüldüğü yer olan Başdere’ye getirilerek köylerin ortasındaki ortak mezarlığın ortasında bulunan Karamanoğlu döneminden kalan Sarıveliler’e ait olan mezarlıktaki Ulu Cami’nin güney cephesinde duvarla çevreli bulunan camiye 2 metre mesafedeki hazireye defnedilmiştir” dediler.
Ahmet Alparslan rahmetli olmadan önce bana Alanya’dan gönderdiği yazısında sözlerine şöyle devam eder. “Benim de ismini aldığım dedem Mukayit Ahmet Efendinin babam Gardiyan Ali Rıza Alparslan, annemin babası olan beylerin Keyalarından Yahya, Bekir Keyalardan Ahmet Efendi uzun süre muhtarlık yapan Süleyman Keya, Mustafa Keya, Hüsnü Ayan Emmim, Polis Hulusi Atasoy şunları kaydetmişlerdir. “Ağırlıkla Davdas’ta bulunan beyler çeşitli şehirler ve köylerde kendilerinden bir aileyi o yöreye yerleştirmişlerdir. Uç beyliği yapmışlardır. Çocukluğumuzda tarihi Başdere Pazarına giderdik bu Pazar Taşeli’nin En büyük pazarı idi. Bu pazara eskiler “Karacaoğlan Pazarı” derlermiş. Bu pazardaki insanlar alışverişlerinin yanında yörenin Karacoğlan ruhlu insanları tarafından yazılan destanları da bu pazarda satılırdı” diye yazar.
ASILAN AŞKIYA DAVUT
Yine Ahmet Alparslan’ın aynı yazısında, “yüzyıllardan beri Akdeniz Yörükleri (Alanya, Gazipaşa, Anamur, Bozyazı, Gilindire (Aydıncık)” Sarıveliler sınırları içindeki Barçın Yaylasına göçerlerdi. Günlerden bir gün yayla da bir aşkıya ortaya çıkar. Aramalara rağmen ele geçirilemez en sonunda Davdas(Üzümlü) köyünün yukarısında yakalanır. O devirde mahkeme Olay nerede olmuşsa o yerde yargılama yapılırmış. Bu sebeple Davdas Kadısı, Ermenek Kadısı, Karşıyaka Kadısı, İzvit Kadısı, Sarıveliler Kadısı Davdas’ın yukarısında Davdas Kadısı’nın uygun gördüğü yerde toplanırlar. Yargılama sonucu aşkıyaya müebbet hapis kararı verilir. Sarıveliler Kadısı “aşkıya olan bu Davut çok adam öldürdüğü, pek çok kadının ırzına geçtiği bildirildi, yapmadığı kötülük kalmadı, çevrede yaylada huzur yok oldu, bu bir cânidir. Aşkıyaya bölgenin huzuru için verilecek hüküm ölümdür” demesi üzerine önceki karardan vazgeçilir. Ölüm kararını tüm kadılar onaylar ve imza altına alırlar. “Davud’u as” kararı böylece yürürlüğe girer. Aşkıya Davut Davdas’ın yukarısındaki “Kanlı Söğüt” ’e asılır. Bu olayı duyan Davud’un anası 3 gün aleme ibret için asılmış olan oğlunun yanına gelerek feryat eder, ağlar, çırpınır, ünüğü yettiği kadar bağırır. “Oğlumu astılar, Davud’umu astılar. O Sarıveliler Kadısı, kadı olamaz. Allah’ın verdiği canı Allah alır. O deli kadıdır” diye ağlamaya, sızlamaya devam eder. Bu nedenlerle Sarıveliler Kadısı’nın adı “Deli Kadı” olarak anılagelmiştir. Bugün bile Sarıveliler’de ve yörede Sarıveliler Kadısı “Deli Kadı Sülâlesi” diye bilinir. Yukarıda belirtildiği gibi köyün adı da “Davud’u as” kararından dolayı isminin “Davdas“ kaldığı söylenegelmektedir.
 İSTANBUL OSMANLI DEVLETİ AŞİVLERİNDE DAVDAS KÖYÜ
Osmanlı Devlet Tahrir Defterlerinde,  Davdas Köyünde Derviş Ahmed Zaviyesi olduğu ve zaviyenin kurucusu Derviş Ahmet 1518 tarihinde hayatta olduğu ve padişah beratıyla zaviyenin şeyhliğini
Yürüttüğü anlaşılmaktadır.[3] Zaviyenin 1500 – 1584 tarihleri bütün tahrirlerde faal olarak yer almakta olup[4], 1500 yılına ait bu faaliyetler ve Hane halkı istatistikleri Osmanlı arşiv kayıtlarından alınan Tablodan incelenebilir.
Tablo 1: 1518–1584 Tarihleri Arasında Ermenek Kazâsı Kır Yerleşim Merkezleri ve Nüfusu 

 
 
KÖYÜN ADI
 
BUGÜNKÜ ADI
HÂNE
MÜCERRED+CABA
MUAF

 
1518
1522
1555
1584
1518
1522
1555
1584
1518
1522
1555
1584

 
Adiller
Adiller
15
18
15
17
4
6
4
13
0
0
0
0

 
Akmanastır
Gökçekent
49
48
50
73
17
16
19
88
3
3
1
4

 
Alakilise
Alakilise mah.
22
25
37
73
9
8
12
70
1
1
1
4

 
Arnava
Yalındal
28
31
29
83
8
9
23
76
0
0
1
4

 
Balkasun
Bağbelen
13
14
10
11
1

1
15
1
1
3
1

 
Başdere
Sarıveliler ilçesi
90
110
96
294
20
21
39
233
8
4
8
6

 
Başköy
Başyayla ilçesi
53
60
42
58
19
23
24
89
4
1
3
3

 
Bedene
 
11
12
8
9
5
5
2
21
0
0
0
0

 
Bednam
Halimiye/Tepebaşı
89
99
90
259
20
12
15
35
5
4
8
9

 
Berat
 
8
11
3
12
1
1
2
17
0
0
0
0

 
Bisecik
Evsin
12
19
19
6
4
4
3
1
0
0
0
0

 
Boyalık
Boyalık
14
20
18
31
2
2
3
41
4
2
6
8

 
Cenne
Pamuklu
18
25
33
63
9
7
20
70
2
1
1
10

 
Çavuşlar
Çavuş
27
28
44
39
8
25
10
45
1
3
0
1

 
Çimene
Ağaççatı
35
36
29
26
13
13
10
35
1
1
2
1

 
Çukurbağ
Çukurbağ
42
51
36
64
8
14
7
75
4
2
3
3

 
Daran
Daran
9
10
11
10
1
1

14
1
1
0
0

Davdas
Üzümlü
87
95
81
135
2
51
24
122
4
3
1
2
 

Dedelü
 
11
14
18
25
7
4
9
12
1
1
2
0
 

Dindebolı
Katranlı
75
84
73
106
17
16
47
115
8
6
5
22
 

Eskice
Eskice
39
42
51
66
8
9
17
71
1
2
3
0
 

Ezvendi
Kayaönü
60
74
86
113
18
18
28
194
3
2
1
3
 

Fariske
Göktepe
14
16
26
22
1
2
5
54
0
0
5
2
 

Fit
Işıklı
34
40
38
46
9
10
8
54
2
1
0
2
 

Gargara
Güneyyurt
55
57
89
256
28
29
22
99
2
3
3
8
 

Gerdeli
Bozyaka
37
40
39
61
8
9
16
40
2
2
0
1
 

Görmel
Üçbölük
78
89
94
108
23
24
17
114
4
3
3
9
 

Günderler
Günder
30
50
30
50
11
12
17
75
4
3
3
5
 

Güzve
Yerbağı
21
23
30
35
14
13
18
40
7
3
1
1
 

İrnebolı
İkizçınar
85
119
51
85
34
34
44
86
1
3
2
2
 

İznebolı
Elmayurdu
56
87
51
168
9
11
18
148
14
8
1
7
 

İzvid A.
Aşağı Çağlar
69
78
85
141
35
37
31
138
7
3
5
6
 

İzvid Y.
Yukarı Çağlar
54
57
53
108
30
31
20
91
8
4
5
4
 

Kazancı
Kazancı
20
26
17
16
1
1
6
14
2
3
2
1
 

Keremüddin
 
11
15
14
13
7
9
5
8
0
0
2
0
 

Kızılca
Ortaköy
2
2
2

2

1

0
0
0
0
 

Kızılin
 
5
6
11
16
35
2
2
17
0
0
0
0
 

Lafza
Kirazlıyayla
50
55
70
106
5
25
26
102
2
2
1
9
 

Lamus
Esentepe
121
130
107
183
27
34
54
218
6
2
7
9
 

Muhallar
Çamlıca
28
31
27
33
8
5
6
50
1
1
0
2
 

Mulumu
Kocaşlı
27
34
25
82
15
8
6
67
1
0
0
2
 

Muzvadi
Dumlugöze
36
41
38
54
17
15
15
50
3
1
1
0
 

Nedre
Ardıçkaya
42
45
51
144
2
17
18
141
1
1
4
5
 

Paşakışlası
Kışla
12
12
13
20
23
7
7
18
1
1
1
1
 

Sarumazı
Özlüce
49
57
71
78
10
27
28
61
5
1
3
0
 

Sivricekaya
 
12
16
22
7
51
2
4
9
0
0
0
0
 

Uğurlu
Uğurlu
15
16
17
27
12
1
7
29
1
1
1
1
 

Uluköy
Uluköy+Kazancı
29
32
40
31
7
17
12
31
2
3
1
1
 

Yassıcaköy
 
15
18
18
27
10
7
7
32
3
1
2
0
 

Zaviye
Yaylapazarı
19
26
35
45
17
9
9
30
1
0
0
2
 

Yekûn
 
1833
2144
2075
3535
652
663
748
3268
132
88
102
161
 

% Oran
 

17,0
-3,2
70,4

1.7
12.8
336.9

-33
15,9
57,8
 

Kaynak: 1523’te Ermenek Kazâsı Zeâmet ve Tımar Sahiplerinin Listesi (Başbaknlık Osmanlı Arşivi (BOA), Tahrir D. 58, 118, 293, Tapu Kadastro, Kuyûd-ı Kadîme Arşivi (TK) 331)
Mustafa ERTAŞ
Gazeteci, Araştırmacı, Yazar
05 Aralık 2018 – Konya
[1] Konya Tarihi, İbrahim Hakkı Konyalı s.108-109, Konya Karaman Tarihi, İbrahim Hakkı Konyalı s.61-66 ve Anadolu’da Türk Aşiretleri, Ahmet Refik s.13-55
[2] Türk Ansiklopedisi c.21 s.303, 355, 361
[3] Başbakanlık Osmanlı Arşivi(BOA), İstanbul, Tahrir Defterleri 1, s. 11.
[4] Tapu Kadastro, Kuyûd-ı Kadîme Arşivi (TK) 565, s. 228b; BOA., TD 1, s. 11; BOA., TD 387, s. 261; BOA., TD 1, s. 48; TK. 576, s. 19a.

2 YORUMLAR

  1. Hulusi Bey;
    Yazıyı dört yıl sonra gördüm ve çok teşekkür ederim. Şu anda Ermenek merkezdeki mahallelerin nüfusuna kayıtlı 1.Ali Beyin oğlu Mısır’da görev yapmış Ermenekli (Tülü) Ahmet Paşanın soyundan gelme epeyce insan var. Bu sülalenin soy ağacı 1980lerin başında çıkartılmış ve veraset ilamı mahkemece tescil edilmişti. Ahmet Paşanın Mısırda kurmuş olduğu mülhak vakıfta varis hissedarlar olarak Mısır Evkaf idaresinden birikmiş hakları istenmişti. Ancak ilgili mahkeme 1925’te vakfın mütevellisiz kalarak Mısır Evkaf yönetimine devrdildiğini gerekçe göstererek bir hak iddiasının söz konusu olmayacağına karar verdi. Böylece konu kapandı, ancak bazı varislerde o zaman hazırlanmış soy ağaçları kalmıştır. Biz kaybettik maalesef, o sebepten hala elinde okunabilir bir soy ağacı bulunanların paylaşmalarını rica ederim.
    Diğer yandan yukarıdaki yazıda sehven yapılmış ufak tefek tarih hataları var. Düzeltilmesi çok yerinde olur.
    Esasen yakın tarih üzerine yüksek lisans yapan bir öğrenciye burs verilerek bir proje şeklinde bu konu işlenmeli ve akademik bir esere dönüşmeli. Bu web sayfası aracılığı ile böyle bir çalışma yapılır ise ailece destek oluruz.
    Emekleriniz için çok teşekkürler. Saygılarımla

    • Evet efendim biz seksenli yıllarda Tül Ahmet paşanın varisleri olarak hakkımızı aramıştık ama bir sonuca ulaşamadık.Benim dedem davdaslı, kurtuluş savaşı gazisi,Hulusi Atasoy ‘dur.Tekrar hakkımızı nasıl arayabiliriz.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz