Hayat Ağacı ve Bilgi Ağacı

Hayat Ağacı aynı zamanda bitmez tükenmez yaşamın. Sonsuzluğun simgesidir. Sonsuzluk, ölümsüzlükle, Tanrı’yla özdeştir.

Tüm dinlerde ortak olan “yasak ağaç” anekdotu biraz da bu anlayışın ürünüdür. Hz. Adem ile Hz. Havva’ya yasak ağaca dokunmama şartıyla Cennet bahçelerinde her istediklerinden yeme izni verilmişti.
""

Kuran’ı Kerim’de cinsi saptanamayan bu ağaç; Eski Ahit’te oldukça belirgindir. Yasak olan ağaç bilgi ağacıdır. Yani “Hayat Ağacı”… Kendini Tanrıy’la eşdeğer gören onum sonsuzluğuna, ölümsüzlüğüne özenen insan bu nedenle cezalandırılıp yeryüzüne gönderilmiştir. Bu ağacın meyvesi ölümsüzlüğü, mutlak gücü ve her şeyi bilmeyi sunan mucizevi bir meyvedir.

Hayta Ağacı bu anlamıyla da bilginin simgesi olmakta ve “Bilgi Ağacı”na dönüşmektedir. O öylesine yüksek, uludur ki, yükseldikçe ufku genişletir, yükseldikçe bilgisizlikten arındırır. Kutup Yıldızı gibi. Kutup Yıldızı biraz da bu nedenle Türk inancında göğün merkezidir. Buradan Türklerde hayatın merkezinde “bilgi” ve “ilim” olduğu gerçekliğine de kolaylıkla varabiliriz.

Bizim Yunus Emre’nin dediği gibi;

“İlim ilim bilmektir
İlim kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsen
Ya nice okumaktır”

Evet, Hayat Ağacı her daim bunu hatırlatır durur. Cehaletle ve küstahlıkla mücadele eder.

Türkler için kutsal kabul edilecek ağaçlar arasında kayın, çam, kavak, ardıç, çınar, sedir, meşe, dut, söğüt ve elma ağaçlarını sayabiliriz. Ancak bunların içinde en kutsalı ve Türk mitolojisinin belkemiği olan ağaç, kayın ağacıdır. Kayın, iyi ve koruyucu ruhların yeryüzüne inme yoludur. Bizler kayın ağacının bulunduğu yerde ferahlık duyarız.

Türklerin anlayışında kayına kadının, ananın ruhu sinmiştir. Zaten bunun için adı kayındır.Divanı Lügat-it Türk’te “kadın” olarak geçen kayın ağacı, Tuva Türklerinde “kadın” olarak anılır. Yani ona “kadın ağacı” demek yanlış olmaz.

Mitoloji de kadınların ve çocukların koruyucu ruhu “Umay Ana” yeryüzüne inerken iki kayın ağacı getirir yanında. Kayın ağacını yanında yapılan dualar Tanrı’ya daha çabuk ulaşır, daha çabuk kabul olur.

Dünya Mitolojisine baktığımızda;
Işık, rüya, ağaç, at, kırklar, ok ve yay, ak sakallı ihtiyar, yada taşı, mağara, göğün katları, çift başlıklı kartal, dokuz rakamı gibi unsurların kutsandığını görüyoruz.

Yaradılış Destanında her şeyden önce su vardır. Yer, ay, gökyüzü, güneş yoktur. Ergenekon Destanında ise; kutsal yurt vardır.

Bir de Türk Mitoloji Sözlüğüne bakalım;
Adagan, beyterek, cayık, çolpan, dolay, elley, gök tanrı/tengri, hırtık, irle, kaldaz hanım, mankurt, oğuz han,papay han, samrav, şimiltey, tamu, ulu kayın, ülgen, yabaş, zayağan isimlerinin, hepsinin ortak yanı iyilik anlamı  yönünde olduklarını görürüz.

Taşeli platosunu mümkün olduğunca adım adım gezerken okuduğum “Dünya Mitolojisi” kitabından biraz serpinti yaptım. Toros Dağlarının ayak değmemiş bölgelerinde mitolojik kalıntıların yanı sıra; İslamiyetken önce ki inançların taşlara resmedildiğini her an görebilirsiniz.

Çıkın çıkın gelin Karamanoğulları Beyliğinin ilk beyliğini ilan ettiği Taşeli Toroslarına.

Şerafettin GÜÇ
""

 

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Son Eklenenler

author

Emma Hayes

There I was in a hot yoga studio with plenty of bright natural light and bending myself into pretzel like positions for the very first time.

instagram