KONUK: BU SENE ANNELER GÜNÜNDE BEDENLER UZAK GÖNÜLLER DAHA BİR YAKIN
OLACAK
“Bu yıl salgın nedeniyle bazılarımız Anneler Gününü, annelerinin dizinin dibinde ya da
kucaklaşarak kutlayamayacağız. Ellerini öpemeden kutlayacağız. Belki bugünün hatırasına
aldığımız hediyeleri veremeyeceğiz ya da şartlar sebebiyle alamayacağız. Hem onların
sağlığı hem de bütün annelerinin evlatlarının sağlığı için sosyal hareketliliğin en az olduğu
Anneler Gününü bu sene kutlayacağız. Ebediyete intikal eden annelerimize dualarımızı bu
sene kabirleri başından belki gönderemeyecek, kabirlerini baharın renkleriyle
donatamayacağız. Bu sene anneler gününde bazılarımız için bedenler uzak, gönüller daha
bir yakın olacak. Ancak bugünün şartları ve ortamı ne olursa olsun, bizim annelere karşı
sorumluluk ve yükümlülüklerimiz devam ediyor ve devam edecek. Yaşı, makamı, mevkisi
her ne olursa olsun hepimiz öncelikle birer evladız ve evlat olarak hepimizin annelerimize,
analarımıza karşı vazifeleri, mesuliyetleri vardır. Rahmet-i Rahmana kavuşan annelerin
dünyadaki emanetlerinin de o annelerin ruhlarının incinmemesi, hayır dualarının
peşlerinden yükselmesi için o annelerin hatıralarına karşı sorumlulukları vardır. Bu,
sorumluluk, mesuliyet ve vazifeler sadece annelere adanmış özel bir gün ile de sınırlı
değildir. Hayatın anlamını evlatlarının huzur, mutluluk ve sağlığı olarak gören annelerimize
bugün ve bugüne özel alınan büyük ya da küçük hiçbir hediye, edilen iltifatlar, peş peşe
dizilen en güzel sözler, onların evlatlarına vakfettiği hayatın karşılığı da değildir. Birer evlat
olarak annelerimiz için yaptıklarımız ve yapabildiklerimiz şahsi mesuliyetimizdendir, ancak
millet olarak yapabileceklerimiz, yapmamız gerekenler hepimizin tüm annelere karşı ortak
yükümlülüğüdür. Onların evlatları için istediği huzurlu, mutlu, müreffeh bir geleceği tüm
anaların bütün evlatları için ve birini yekdiğerine tercih etmeden, vatanın her karışında
inşa etmek hepimizin ortak yükümlülüğüdür. Bu iklimin tesisi ve muhafazasında rehberimiz
yine annelerimizdir, anaların yüreği ve annelerin evlatları için taşıdığı ve yücelttiği
hislerdir” diyen Başkan Recep Konuk Anneler Günü dolayısıyla bir mesaj yayınladı.
KURU BİR KELİMEDEN İBARET DEĞİLDİR ANNE
Anneler Günü dolayısıyla yayınladığı mesajına “günlük hayatta en çok kullanılan kelimelerden
biridir anne. Konuşmaya başlarken dilden dökülen ilk kelimelerden biri, bir ömrün
bütününde en çok kullanılan sözcüklerin en başındadır anne. Annelerin isimleri hep anne
kelimesinin arkasındadır” diyerek başlayan 25. ve 26. Dönem AK Parti Karaman Milletvekili
ve PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk, “annelik hep en öndedir. Sevincimizi,
heyecanımızı, coşkumuzu ifade ederken anneye atıf yapan ya bir deyim ya bir nidamız vardır
mutlaka. Korktuğumuzda, üzüldüğümüzde, şaşırdığımızda içinde “anne” olan bir nida veya
ifade ile kendimize bir manevi sığınak inşa ederiz. Sıkıntıda, sevinçte, hayatın bin bir halinde
yaşı kaç olursa olsun her evlat için anne; dinleyen, anlayan, paylaşan, evladının haliyle
hallenen, sevinci büyüten, derdi küçülten samimiyet pınarı, şifa kaynağıdır. Kuru bir
kelimeden ibaret değildir anne. Mana zenginliği en fazla olan kelimedir. İster 3 harfle ana
olsun, ister dört harfle anne, o iki hece birçok manayı aynı anda yüklenir. Bazı kelimeler
gerçek manasını annede bulur. Bazı kelimeler ise anne ile birlikte kullanılınca ifade ettiği
manayı bir başka güzel anlatır” diye konuştu.
HİÇBİR GÜÇ, ANA KANADI KADAR GÜVEN TELKİN EDEMEZ
Sevginin hiçbir çeşidinin, annenin evladına sevgisindeki kadar karşılıksız sevgiyi tarif
edemeyeceğini aktaran Başkan Konuk, “keza o sevgi umman gibi sonsuz, sevginin hiçbir
çeşidinde olmadığı kadar içtendir. Şefkat, anne şefkatiyle ifade edildiğinde başka bir boyuta
yükselir. Kim ne için yaparsa yapsın hiçbir fedakârlık ve hiç kimsenin fedakârlığı anaların
evlatları için gösterdiği ve gösterebileceği fedakârlık ile boy ölçüşemez. Hiçbir ortamın verdiği
huzur, ana evindeki huzur kadar güven duygusu ve sevgi ile bütünleşemez. Merhameti, hiçbir
sıfat annelerin taşıdığından daha güzel ve onun hakkını vererek taşıyamaz. Hiçbir güç ana
kanadı kadar güven telkin edemez ve hiç kimse anne kadar koruyamaz. Hiçbir sabır ve
hoşgörü anaların sabır ve hoşgörüsüne tartıda ağır basamaz. Tatlı dil annelere has, evladı söz
konusu olunca yürek titremesi annelere özeldir. Sadece annelerin gözlerinin içi evlatlarına
bakarken gönülden güler. Üzülse de üzmemek, hüzün, tasa ve kaygıda bencillik edip, neşe ve
sevinçte cömertlik sadece annelerin taşıyabileceği erdemdir” dedi.
EVLAT OLARAK HEPİMİZİN ANNELERİMİZE KARŞI VAZİFELERİ, MESULİYETLERİ VAR
Başkan Konuk, mesajına şu cümlelerle devam etti: “bu yıl salgın nedeniyle bazılarımız
Anneler Gününü, annelerinin dizinin dibinde ya da kucaklaşarak kutlayamayacağız. Ellerini
öpemeden kutlayacağız. Belki bugünün hatırasına aldığımız hediyeleri veremeyeceğiz ya da
şartlar sebebiyle alamayacağız. Hem onların sağlığı hem de bütün annelerinin evlatlarının
sağlığı için sosyal hareketliliğin en az olduğu Anneler Gününü bu sene kutlayacağız. Ebediyete
intikal eden annelerimize dualarımızı bu sene kabirleri başından belki gönderemeyecek,
kabirlerini baharın renkleriyle donatamayacağız. Bu sene anneler gününde bazılarımız için
bedenler uzak, gönüller daha bir yakın olacak. Ancak bugünün şartları ve ortamı ne olursa
olsun, bizim annelere karşı sorumluluk ve yükümlülüklerimiz devam ediyor ve devam edecek.
Yaşı, makamı, mevkisi her ne olursa olsun hepimiz öncelikle birer evladız ve evlat olarak
hepimizin annelerimize, analarımıza karşı vazifeleri, mesuliyetleri vardır. Rahmet-i Rahmana
kavuşan annelerin dünyadaki emanetlerinin de o annelerin ruhlarının incinmemesi, hayır
dualarının peşlerinden yükselmesi için o annelerin hatıralarına karşı sorumlulukları vardır. Bu,
sorumluluk, mesuliyet ve vazifeler sadece annelere adanmış özel bir gün ile de sınırlı değildir.
Hayatın anlamını evlatlarının huzur, mutluluk ve sağlığı olarak gören annelerimize bugün ve
bugüne özel alınan büyük ya da küçük hiçbir hediye, edilen iltifatlar, peş peşe dizilen en güzel
sözler, onların evlatlarına vakfettiği hayatın karşılığı da değildir. Birer evlat olarak annelerimiz
için yaptıklarımız ve yapabildiklerimiz şahsi mesuliyetimizdendir, ancak millet olarak
yapabileceklerimiz, yapmamız gerekenler hepimizin tüm annelere karşı ortak
yükümlülüğüdür. Onların evlatları için istediği huzurlu, mutlu, müreffeh bir geleceği tüm
anaların bütün evlatları için ve birini yekdiğerine tercih etmeden, vatanın her karışında inşa
etmek hepimizin ortak yükümlülüğüdür. Bu iklimin tesisi ve muhafazasında rehberimiz yine
annelerimizdir, anaların yüreği ve annelerin evlatları için taşıdığı ve yücelttiği hislerdir.
Hiçbir annenin evladının, sağlığı, geçimi için endişe taşımayacağı müreffeh bir geleceğin,
hiçbir annenin evladının güvenliğinden endişe etmeyeceği hoşgörü, güven ve huzur ikliminin
inşasında ve bugün salgın sebebiyle yaşadığımız sıkıntıları aşarken milletçe en büyük
dayanağımız annelerin duaları, ilham kaynağımız ise yine annelerin koruyucu yüreği, art
niyetsiz ümidi, sonsuz ve içten sevgisi, karşılıksız fedakârlığı, üzülse de üzmeme erdemi, hep
güzeli söyleyen tatlı dili ve engin şefkatidir. Bu duygu ve düşüncelerle tüm annelerimiz ve
anne adaylarımız ile birlikte, yüreği annelik hisleriyle dolu olan kadınlarımızın, başta şehit
anaları olmak üzere evlat hasreti ile yürekleri dağlanmış, hayatın bir yanını eksik yaşayan
hüzünlü annelerimizin ve annelerini ebediyete uğurlamış ve onların şefkat ve sevgi
hatıralarıyla bugünü buruk bir şekilde geçiren kardeşlerimin Anneler Gününü en içten
dileklerimle kutlarım.” dedi.