HZ. ALİ VE TÜKETİCİ HAKLARININ KORUNMASI

Olay, günümüzden yaklaşık 1377 yıl önce Irak’ın Kufe kentinde Cemel  Vakası’ndan sonra yaşanır. Hz. Ali, Hz. Ayşe ile olan istenmeyen savaşı kazandıktan sonraki bir zamanda- bu savaşta karşılıklı beşer bin olmak üzere on bin  Müslüman’ın öldüğü yazılı- Hz. Ali Basra’dan Kufe’ye geçer. Hedefi buradaki işleri yoluna koyduktan sonra kendisini Halife olarak tanımayan Şam’da Hz. Osman zamanından beri  vali olan Muaviye ile hesaplaşmak ve onu yola getirmek düşüncesi ile Hz Ali  Kufe’de bulunuyordu.  

Hz. Ali, Kufe sokaklarının birinde sokakta ağlayan bir cariyeye rastlar  ağlayan bir cariyenin önünde durur ve neden ağladığını sorar.

Sahibim beni hurma almak üzere gönderdi. Alıp götürdüğüm hurmayı beğenmedi ve değiştirmemi istedi. Bu defa satıcı hurmayı değiştirmek istemedi. Eve gittiğimde dayak yiyeceğimden korkuyorum, onun için ağlıyorum der. Hz. Ali

-Benimle gel satıcıyı göster der.

Beraberce giderler, Hz. Ali satıcıya

-Ey Allah’ın kulu, bu kızcağız bir cariyedir. Kendi başına karar verecek durumda değildir. Hurmanı al ve parasını geri ver, ya da iyi bir hurma ile değiştir, der.

Adam “yine mi geldin ?…” diye gözlerle cariyeyi süzdü. Sonra Hz. Ali’ye döndü.

-Arkadaş bu benim bileceğim bir iştir. Seni ilgilendirmez, der.  Hz. Ali yumuşak bir ifadeyle,

– Bu çocuk arada kalmıştır. Belki kötü söz işitecek, dayak yiyecektir. Lütfen bu işi güzellikle bitir der.

Adamın canı iyice sıkılmıştır. Hz. Ali’ye bir iki adım yaklaşır ve göğsünden Halife’yi iter.

-Güzellikle bitirmezsem ne olacak? Diye bağırır ve ilave eder. Hemen çekil git, başıma bela olma.

Artık bu adama iyi bir ders vermenin zamanı gelmişti.

Fakat Hz.Ali’nin söz söylemesine zaman kalmamıştı.

-Be adam, Mü’minlerin Emrine ( Halife’ye ) böyle mi davranılır, diyen yeni biri çıkmıştı ortaya.

Bu sözler adamın birden değişmesine yetmiş, hurmayı alıp parayı vermişti.

Özür dilerim Ey Mü’minlerin  Emiri, hoş gör, kusura bakma, der. Hz.Ali

-Beni hoşunt edecek şey, bundan sonra kendini kontrol edip insan haklarına saygılı olmandır, der ve oradan ayrılır.

Hz. Ail satıcıyla karşılaştığında önce kendini tanıtsa iş uzamayacak, adam hemen parayı verecek ya da hurmayı değiştirecekti. Ama istenen, insanların bu çeşit işleri baskı altında kalmadan, Halife’den gelecek ihtira ihtiyaç duymadan ,doğru olanı yapmış olmak için , insan haklarına ( tüketici haklarına ) saygı göstermek için yapmalarıydı. (1 )
Günümüzde tüketici hakları ile ilgili problemler 6502 sayılı Tüketici Kanunu ile çözümlenmeye çalışılmaktadır. Önemli olan aldığınız hizmetin ya da malı belgelendirmenizdir. Belge/fatura olmadan hakkınızı korumak için kaymakamlıklarda hizmet veren Tüketici Hakları Hakem Heyeti hiçbir şey yapamaz. 05.07.2015. Hasan ŞİMŞEK
1) Prof.Dr. Ahmed Lütfi Kazancı, Hz Ali I, İpek Yayın Dağıtım, İstanbul, 2002.

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Son Eklenenler

author

Emma Hayes

There I was in a hot yoga studio with plenty of bright natural light and bending myself into pretzel like positions for the very first time.

instagram