Damar Hastalığında EVAR Tedavisi Karaman da Güven Vermekte

0

Ölümcül Damar Hastalığında EVAR Tedavisi Karaman da Güven Vermekte
Endovasküler yöntem, açık ameliyat olmadan, damar içine yerleştirilen kateterler ve
bunlar üzerinde ilerletilen stent adını verdiğimiz greflerin anevrizma içine yerleştirilmesi ve
kapatılmasıyla uygulanır.  EVAR dediğimiz bu yöntem tüm dünyada 20 yıldır ülkemizde son
10 -15 yıldır gittikçe yaygınlaşmaktadır.
EVAR tedavisi artık Karaman’da güven vermektedir. Son iki haftada Karaman Devlet
Hastanesinde iki hastaya daha başarı ile uygulanan bu tedavi metodu bazı büyük merkezler de
teknik imkânsızlıklar nedeni ile uygulanamamaktadır. Konu hakkında açıklama yapan Kalp
Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr.Osman Yaşar IŞIKLI; ‘’Karaman Devlet Hastanesi’nin sahip
olduğu teknik donanım bize bu imkânı vermektedir. Üstelik her iki hastada M.A.T (78) ve
A.K (80) yaşlarındadır. Ayrıca her iki hasta da 12 ila 6 yıl önce kalplerinden bypass ameliyatı
geçirmiş. Yani bu hastalar bütün cerrahların hangi işlem olursa olsun ameliyat yapmaktan
çekindiği risk grubunda olan hastalardır. Biz bu grubdaki hastalarımızı anestezi doktorlarının
eşliğinde uyutarak işleme aldık. İşlem sonrası tedbir amaçlı 2 gün yoğun bakımda tuttuk.
Hiçbir sorun ile karşılaşmadık. Hastalarımızın sağlıklarına kavuştuğunu görmek ise bizim için
ödüldür. Bu tür gelişmeler bize güç ve moral vermektedir.’’  dedi.
Anevrizma damarların kalıcı olarak genişlemesi veya balonlaşmasıdır. Tanım olarak
damarın normal çapının yarısından daha fazla genişlemesi anevrizma olarak ifade edilir.
Anevrizma en sık vücudun en büyük atardamarı olan aortada gelişir. Anevrizma zamanla daha
da genişler ve tedavi edilmediği takdirde patlar ve çoğunlukla ölüme neden olur. Bir
anevrizma ne kadar büyükse patlama riski de o kadar fazladır. Bu sebep ile bu hastalık ile
karşılaşma doktorların sevmediği bir sürpriz dir. Anevrizmadan ölüm toplumda ölüm
nedenleri arasında 13. sıradadır. Ünlü bilim adamı Einstein'in ölüm sebebinin abdominal aort
anevrizması olduğu tıp tarihi kitaplarında geçmiştir. En yoğun karşılaşılan yaş 65 yaş ve üzeri
kişilerdir. Bu nedenle 65 yaş ve üstü kişilerin mutlaka aort anevrizması bakımından
tetkiklerden geçmesi gerekir. Bu yaş grubunda her 100 kişinin 8'inde abdominal aort
anevrizması vardır.
Anevrizma için bazı kişiler risk altındadır. Bunlar.
Altmış yaşın üzerindeki kişiler;
Ailede ya da akrabalarda anevrizması olanlar,
Sigara kullananlar,
Bacaklarda damar hastalığı olanlar,
Yüksek kan basıncı olanlar,
Genetik bazı hastalıklar (Marfan sendromu, v.b.)
Çeşitli inflamatuvar hastalıklar (Behçet hastalığı, v.b.)
Anevrizmalardan yırtılıp kanadıkları için korkarız. Bu kanamalar içi kanama diye anılır. Aort
vücuttaki en büyük damarlardan birisidir. Kanaması ölümcül olabilir. Damar ne kadar
genişlemişse kanama ihtimali o kadar yüksektir. Karın bölgesindeki aort çapı 3 cm civarıdır.
5.5 cm'ye kadar tedavi gerektirmez. Genellikle 6 ya da 12 ayda bir takip edilir ve genişleme
hızına bakılır. Bu takip ya renkli Doppler ultrason ya da bilgisayarlı tomografi ile yapılır. Ne
zaman 5.5 cm ye ulaşırsa tedavi gerekir. Bazı durumlarda daha erken tedavi etmek
gerekebilir. Tedavi kararı için en önemli veri anevrizmanın büyüklüğü ve yerleşim yeridir.
Anevrizmaya yerleşim yerine ve büyüklüğüne göre farklı tedavi yöntemleri uygulanır. Yeri,
büyüklüğü, hastanın herhangi bir şikayeti olup olmaması tedavinin şeklini etkiler.
Karın aortasında çap 5.5 cm ye gelmeden genellikle tedavi yapılmaz. Bazen anevrizmanın
büyüme hızı da tedavi kararında önemli bir faktördür. Ayrıca anevrizma hastada şiddetli karın
ağrısı gibi bir şikayet yaratıyorsa ya da kanamışsa beklenmeden tedavi edilebilir.
Tedaviye karar verildiğinde iki tedavi yöntemi vardır. Ameliyat ve anjiyografi ile tedavi.
Tedavinin şeklini, hastanın anevrizmaya eşlik eden başka hastalıkları olup olmaması da
belirler.
Aort anevrizmalarıdan standart tedavi yöntemi ameliyatla bu damarın değiştirilmesidir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz