Mukremin Kızılca Yazdı! Hurşit Ağa

0

HURŞİT AĞA (AKPINAR)
Ermenek yöresinde madencilik sektöründe ilk akla gelen, halen Akpınar Madencilik AŞ’nin onursal başkanı olan Hurşit Akpınar’a Allahtan rahmet, yakınlarına taziyelerimizi sunarız. (Ö. T. 06-02-2018)
1978 yılının son günleriydi.
Konya Kulu’da imamlık yaptığım sırada Güneyyurtta düğünümü yapmak üzere Ermenek’e gelmiştim.
Ermenek’ten esbap gördükten sonra sıra sarrafa gitmeye geldi. Kaynanam illa da on bilezik isterim deyip tutturduydu o günler.
Kulu ziraat bankasında bin beş yüz liram vardı, diğer harçları da bundan karşılayacaktık. On bileziği rakam olarak tutturmak zorundaydık bunun için en az gramajlı olanlardan on tane seçtik, atmış gram civarındaydı yani altışar gramlık on bileziği alacaktık.
Ben gayet rahat olarak Ermenek ziraat bankasına vardım, kimliğimi ibraz ederek Kulu şubesindeki hesabımdan para çekmek istediğimi söyledim. Memur,  kimliğimi eline aldı ve bana baktıktan sonra bir de kefil isteriz dedi.
Evet, değerli okuyucularım, işte Türkiye tarihinden çok önemli bir bürokrasi kesitidir bu. Şok olmadım çünkü bürokrasinin ne demek olduğunu ve devlet dairelerinde iş bitirmenin ne zor olduğunu iyi biliyordum. Zira ben “hükümetin önünden geçtim” diyerek övünen bir neslin torunuydum.
Çaresiz dışarı çıktım ve bir kefil aramaya başladım, Güneyyurttan birisi denk geldi, abi bana bir kefil lazım, yabancı şubedeki bankadan paramı çekeceğim, deyince gülüştüler. Bütün Ermenek’i dolaşsan kefil bulamazsın, hiç uğraşma atla git Kulu’ya kadar diye de eklediler.
Oysa sarrafta kaynanam bekliyordu, on bilezik tartılmış hazırdı, para bekliyorlardı. Derken bir tanıdık daha geldi önüme, o bana: hiç dolaşma şurada şehir kulübü var, oraya çıkıver Hurşit Ağayı sor muhakkak oradadır, ondan rica et, dedi.
Şehir kulübüne çıktım, en yakın masaya Hurşit Ağa kim? dedim, tanımıyordum, askerden geleli birkaç yıl olan bir gençtim. Şu karşıki masada oturan masada fötr şapkası duran kişi, dediler.
O masaya vardım Hurşit Ağa hanginiz efendim, dedim, gayet efendi, şık giyimli ve ağır azem olanı: benim buyur yeğenim, dedi.
Hurşit abi, ben Güneyyurttan Mükremin Kızılca, Kulu’da görevliyim, düğün için geldim, Kulu Ziraat Bankasındaki paramı alabilmem için kefil istediler, onun için geldim, dedim.
Hurşit Ağa hiçbir soru sormadan hemen kalktı ve benimle ziraat bankasına geldi, ben içeri girdim, işlemi başlatan memura doğru yürürken memur, ağaya hitaben: ağa tamam, siz gidebilirsiniz, dedi.
Evet, Hurşit Ağa, Güneyyurtlu ve sülalece uzun yıllar kasabamıza hizmette bulunan bir ağaydı, ama sadece Güneyyurt değil Ermenek’in de ağasıydı. Bu yaşanmış hatıradan sonra onun hakkında ne denebilir ki?
Hurşit Akpınar’la iki üç kere de 2016 yılında görüştüm. Bu görüşmelerimiz “Güneyyurt Gargara” kitabının basım aşamalarındaydı. Ermenek merkezdeki Akpınar Madencilik A.Ş. yazıhanesinde sohbetlerde bulunduk. Ondan Güneyyurt ve babam merhum hakkında çok bilgiler aldım.
Hurşit Ağanın Güneyyurt kasabamıza hediye ettiği eseri hakkında şu bilgiler verilmiştir:
“Güneyyurt İlkokulu 1946-1947 eğitim öğretim yılında eğitim öğretime açılmıştır. Mevcut okul binamız Kasabamız hayırsever işadamı Hurşit Akpınar tarafından yaptırılarak 1985 yılında Güneyyurt Hurşit Akpınar Lisesi olarak eğitim-öğretime açılmış.
1996-1997 eğitim-öğretim yılına kadar ortaokul ve lise olarak hizmet vermiş olup, 1997-1998 eğitim-öğretim yılında 8 yıllık zorunlu eğitim sonucu Güneyyurt Hurşit Akpınar İlköğretim Okulu olarak hizmet vermeye devam etmiş, okulun fiziki kapasitesinin yetersiz olması sebebiyle 1998 yılında okul bahçesinin doğu cephesine yeni ek bir bina yapılmıştır.
Aynı yıl ikinci dönem eğitim-öğretim vermeye başlamıştır. 2013-2014 eğitim öğretim yılında zorunlu eğitimin 4+4+4 olmasından sonra; 2014-2015 eğitim-öğretim yılından itibaren Güneyyurt Hurşit Akpınar İlkokulu olarak hizmet vermeye devam etmektedir.”
Hurşit Akpınar: 1977-1980 (1 dönem) Güneyyurt belediye reisliği yaptı. 12 Eylül 1980 askeri darbesiyle reislik süresi tam bitmeden sona eren Hurşit Akpınar’ın hizmette olduğu sıra yöremizin can damarı sulama projesi kanalı için DSİ ye ilk başvurunun yapıldığı dönemdir.
Hurşit Akpınar’ın abisi Ali Akpınar da 1953’ten 1965’e kadar Güneyyurt belediye reisliği yapmıştır.
Hurşit Akpınar’ın babası Ahmet Akpınar 1939-1943 yıllarında bir dönem de  Gargara (Güneyyurt) köyünde muhtarlık yapmıştır.
(Kaynak: Dünden Bugüne Taşeli’nin İncisi Güneyyurt / Gargara)
 
 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz