KAR TATİLİ Mİ? KAR EZİYETİ Mİ?

                KAR TATİLİ Mİ? KAR EZİYETİ Mİ?

               

Sevgili okuyucular epey uzun bir aradan sonra tekrar merhaba. Malumunuz kış mevsimindeyiz. Havalar bir öyle bir böyle. Aman kendinize dikkat edin. Zira hastaneye gitmesi bir dert hastanede doktor bulması bir dert bulduktan sonra sıranızı başka birine kaptırmadan beklemek daha ayrı bir dert. Lakin değinmek istediğim konu başka.

***

                Sevgili okuyucular, teknoloji ve teknolojik ürünler hepimizin hayatını kolaylaştırması bakımından büyük velinimet. Lakin bu velinimeti doğru yerde, doğru zamanda ve doğru şekilde kullanmanın büyük maharet gerektirdiğini belirtmek isterim. İçinde yaşadığımız çağa Uzay Çağı, Teknoloji Çağı gibi isimler verilse de yaşadığımız çağın hakkını veremiyorsak orta çağda yaşamaktan ne farkı kalır?

***

                Teknolojinin gelişmesi ve fiziki olarak boyutlarının küçülmesiyle gündelik hayatımızın ayrılmaz birer parçası haline gelmesi de bir oldu. Mesela ilk bilgisayar Eniac bir ev büyüklüğündeyken teknolojinin sürekli olarak gelişmesi sonucu bu elektronik aygıt şu an için cebimize kadar girmiş durumdadır. Tabi gelecekte zaman ne gösterir bilemeyiz.

***

                Yaşadığımız bölge jeolojik açıdan dağlık bir bölge. Bu durumun getirileri olduğu gibi bir takım götürüleri de bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesine değinmek istiyorum. İlân yahut duyuru, anons dediğimiz halkı bilgilendirme, önceden haber verme amacı güden iletişim şekli… Eskiden teknolojinin bu kadar gelişmediği göz önünde bulundurulduğunda çok faydalı olduğu su götürmez bir gerçekse de bu gerçek günümüzde geçerliliğini büyük oranda yitirmiş bulunmaktadır. Gerek yerleşim alanı sınırlarının genişlemesi gerek yüksek boy ve hacimde binaların yapılmasıyla gerek yer şekillerinden kaynaklanan sebeplerle yapılan ilanlar büyük oranda anlaşılmamaktadır. Bunlara bir de bu duyuruları yapmakta kullanılan hoparlörlerin bakımsızlığı/cızırtısı eklenince gürültü kirliliğinden başka bir şey olmuyor.

***

                Yukarıda belirttiğim gibi yaşadığımız bölgenin jeolojik açıdan dağlık bir bölgede bulunması birçok şeyi etkilediği gibi ulaşımı da büyük oranda etkilemektedir. Hele ki mevsim kış ve kar yağışlıysa çile büyür de büyür. Eveeeet geldik mi zurnanın zırt dediği yere. Mevsim kış… Kar yağıyor… Hava da tipiye dönmek üzere. Çoluğu cocuğu olan bütün anne babaların içine akşamdan bir kurt düşer ‘’acaba yarın okullar tatil olur mu? ‘’bu havada çocuğu okula göndermesem mi?’’ diye. Okullar tatil olur deyipte risk alıp çocuğunu okula göndermeyenler tamam da bu riski göze alamayıp çocuğunu o karda kıyamette okula gönderenlerin durumu ne olacak? Bir şekilde okula ulaştı diyelim ama yürüyerek ama araçla. Okulun kapısına gelipte okulların hava şartları nedeniyle tatil edildiğini öğrendiğinde o çocuk karda kıyamette okula geldiğine mi yansın? Aynı yolu geri döneceğine mi yansın? Karar siz sevgili okuyucuların.

***

                Lakin böyle yapılmasa da, hava şartları göz önünde bulundurulup okulların tatil edilip edilmeyeceğine biraz daha erken karar verilse bu kararlar daha sabah erkenden hızlı ve etkili bir biçimde Kaymakamlık olsun Belediye Başkanlığı olsun yahut Milli Eğitim Müdürlüğünü tarafından gerek twitter gerek facebook ile hiç olmadı bölgede yaşayan halkın cep telefonuna bir mesaj şeklinde gönderilse de milletin çoluğu çocuğu yollarda perişan olmasa o ilânın sesini okul yolunda değil de evinde duysa olmaz mı?

***

                Olur hem de çok güzel olur.

 

 

                                                                                                                                                             Ahmet ÇINAR                                                                                                                                             

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Son Eklenenler

author

Emma Hayes

There I was in a hot yoga studio with plenty of bright natural light and bending myself into pretzel like positions for the very first time.

instagram